Lokman Hekim Efsanesi
Lokman Hekim Efsanesi içeriğini okuyabilir, Gaziantep.com Sizin Adana kategorisinde yer alan Lokman Hekim Efsanesi yazısını değerlendirebilir ve yorum yazabilirsiniz.

Adana ve çevresinde yüzyıllardır yaygın olarak Lokman Hekim efsaneleri anlatılmaktadır. İşte bunlardan bazıları…
Lokman Hekim, inanışa göre bütün hekimlerin piri, üstâdıdır. Her çiçeğin, her otun özelliklerini tanıyan Lokman, ilaç yapar, dertlere devâ bulurmuş. Bütün dünyayı dolaşmış. Çukurova’ya gelince ovanın bereket ve güzelliğine hayran olarak Misis’e yerleşmiş. Çevredeki bütün hastaları iyileştirmiş. Artık hastalığın ne olduğunu unutan Çukurovalılar, ölümsüz hayatın peşine düşmüşler. Kendileri için ölümsüzlük ilacını yapmasını istemişler. Lokman Hekim Çukurova‘yı adım adım dolaşmış, bütün bitkileri incelemiş. Bir gece dolaşmaktan yorgun düşmüş ve ulu bir çınarın altında uyuyakalmış. Bir ara bir ses duymuş: “Ey Lokman, artık araman bitsin, ben ölümsüz hayatın devâsıyım. Bundan böyle insanlara ve hayvanlara ölüm yok”. Lokman Hekim, sesin geldiği bitkiye doğru yürüyüp koparmış. Bu arada Tanrı, Cebrail’e: “Yetiş Cebrail, Lokman ölümsüzlüğe çare bulursa bu insanların hâli ne olur?” demiş. Bunun üzerine Cebrail, pir-i fani kılığında Misis Havraniye tarafına gelmiş. Misis Köprüsü’nün üstünde Lokman Hekimle karşılaşmış. Cebrail: “Selamün aleyküm.” dedikten sonra. Lokman’ın elindeki kitaba bakmak istemiş. Kitabı alıp coşkuyla akan Ceyhan Nehri‘ne atmış. Kitabın ardından Lokman da suya atlamış; ama bulamamış. Yaz gelip sular çekilince, ırmak boyunda aramaya devam etmiş. Sonunda kitabın sadece bir yaprağını, arpa tarlasında bulmuş. Bugünkü tıp biliminin, o günkü yapraktan geliştiğine inanılır. Yörede hâlâ, efsanenin izlerine rastlanılmaktadır. Kitabın bulunduğu arpa tarlasının toprağı kutsal sayılır. Çocukların karınları ağrıdığında bu toprağı ısıtıp beze sararak çocuğun karnına koyarlar. Bu hikâyenin farklı bir anlatımı da şöyledir: Lokman Hekim bütün doktorların üstadıdır. Söylentilere göre, bütün otların, çiçeklerin dilinden anlayan Lokman Hekim bu bitkilerden türlü ilaçlar yaparmış. Her çiçek, her ot dile gelir, Lokman’a hangi hastalığı iyi edeceğini söylermiş. Bütün dünyayı dolaşan Lokman Hekim, Çukurova’nın bereketli topraklarında her şeyin yetiştiğini görünce, Misis şehrine yerleşmiş. Her derde deva olan Lokman Hekim, çevresindeki hastaları iyi etmiş. Hastalıksız sapasağlam yaşamaya başlayan insanlar Lokman’a gelerek ölümsüzlüğe de bir çare bulmasını istemişler. Lokman Hekim de ölümsüzlüğe çare olacak bitkiyi bulmak için Çukurova’yı adım adım dolaşmaya başlamış. Bir çınarın altında uyurken bir ses duymuş. “Lokman, bunca zamandır araman-taraman bitsin, ben ölümün ilacıyım. Bundan böyle insanlara da, hayvanlara da ölüm yok”demiş. Kendisine seslenen otun yanı başına koşan Lokman Hekim, ilacın nasıl yapılacağını da öğrenmiş, bir deftere yazmış. Otu da kopararak, Misis’e doğru yola koyulmuş… Misis’e varırken, Ceyhan nehri üzerindeki Misis Köprüsü‘nde duraksamış. Defteri de elindeymiş. Defterine yazdıklarına bakarak ilacı yapmaya koyulmuş. Tam yapıp bitireceği sırada, aniden esen rüzgar defteri de, otu da uçurarak suya düşürmüş. Efsane bu ya; Lokman Hekim de bu yüzden ölüme çare olacak ilacı bir daha bulamamış. Otlar da o tarihten sonra kendisine yüz çevirmişler. Bir daha onunla hiç konuşmamışlar.
Lokman Hekim Efsanesi içeriği, 11 Nisan 2019 tarihinde BiAdana.Com sitesinin Keşfet bölümüne eklenmiştir.
DEĞERLENDİRME 3.0